EBRU TİMTİK’İ KAYBETTİK

Ebru Timtik.

Avukat.

Gözaltına alındı 12 Eylül 2018'de.

Aynı gün, mahkeme kararı ile serbest bırakılmıştı Ebru Timtik.

Bir itiraz girdi devreye, serbest bırakılmadı, tutukluluğuna devam denildi.

Bir daha da gün yüzü göremedi.

Yargılandı, “örgüt üyeliği” ile 13 yıl 6 ay cezaya karar verildi ve tutukluluğa devam   denildi. Yargıtay henüz onaylamadı veya bozmadı. Artık gerek te kalmadı.

Adil yargılanmadığını düşünüyordu. Adil yargılanma istedi.

5 Şubat’ta açlık grevine başladı, adil yargılanma talebi ile.

Yanlış veya doğru.

Kararlıydı. Devam etti açlık grevine.

Kurtarılması için çırpınanalar oldu elbette, ama yetmedi.

238 gün dayanabildi. Ve gitti.

Bildik sözler duyuldu her zamanki gibi.

Kimi üzüntüsünü dile getirdi, kimi sevindi, sövdü, saydı.

Ölenin bir insan olduğuna aldırmadan.

Ölüye saygı göstermenin; medeniliğin ve insaniliğin gereği olduğuna bakmadan.

Nice örnekleri olsa da, ölüye saygının en güzel örneğini sergileyen İslam Peygamberini de dinlemeden, örnek almadan.

Berkin Elvan da, Mehmet Selim Kiraz da, Ebru Timtik te uzaklardan gelmemişti.

Bu toplumun çocuklarıydı. Bizimdi.

Hatalarımızla aramızdan ayrılmalarına neden olduk.

Kim bilir hatalarımız olmasaydı, Berkin okuldaydı belki de, Mehmet Selim Kiraz, ailesi ile kahvaltı da, Ebru Timtik işinde.

Ama değil.

Aramızda değiller ne yazık ki.

Daha da acısı, birinin ölümüne üzülen, diğerini ölümüne seviniyor.

Tüm inanç ve düşünce sistemlerinde, toplumun görevlerinden biridir:

İnsanını korumak ve yaşatmak.

Biz yapamadık.

Berkin’i de, Mehmet Selim’i de, Ebru’yu da yaşatamadık.

Son kaybımız olması dileğimizle.

BATMAN BAROSU Av. SEDAT ÖZEVİN İNSAN HAKLARI MERKEZİ